www.flickr.com
Mochi83's photos More of Mochi83's photos

Monday, June 08, 2009

gap turu

Gap turunu anlatmamak haksızlık oldu diye dusunuyorum..

Bu nedenle basliyorum turumuza...
Jolly Tur ile Çarşamba sabahı yola çıktık.. Diyarbakır'a uçakla indikten sonra gezimize başladık..
Kahvaltımızı bir handa ettik.. İlginç kahvaltıları vardı.. Sumaklı yumurta ile orada tanıstık.. Simdi hala pazar kahvaltılarını Urfa'dan aldığım sumak ile yumurtamı yerken geçiriyorum...
Daha sonra yogurt, muz, cilek, kiwi ve cilek recelinden olusan tatlimiz ilginc geldi.. Tadi meyvali yogurt ama gorunum cok degisik geliyor insana..

Yolumuza Ulu Camii'den basladik..
Diyarbakırı gezerken cok farklı bir dunyaya geldigimizi anladım.. farklı insanlarla tanisacagimiz farklı bir kultur ile tanisacagimiz kesindi..
Hasankeyif'e gectigimizde doga ve kulturun birlesimini tam anlamiyla gorduk.. Turumuza ogle yemegimizi nehir kiyisinda yedik..
Midyata yolumuza devam ettik..ve Mardin'de gece kalmaya vardık.. Midyat'ta da Diyarbakir ve Hasan Keyif'te de gördük ki yöre halkından çocuklar bize bölgeyi anlatıp gönlümüzden ne koparsa onlara vermemizi bekliyorlardı. İlginç bir huy ama bütün yol boyunca alışmamız gerekiyordu..
Midyatta özellikle gümüşler ve meşhur taşlı yüzüklere dikkatimiz çekildi. Telkari de o yörenin önemli bir materyaliymis...
Mardin'e varınca hepimizin aklında olan Cersis'de yemek yemek için yola çıktık... Kaburga dolması ve birbirinden güzel mezeler ile yemegimizi bitirdikten sonra mırra'mızı da içtik.. Masanın agası tabikide Baso'ydu:))))


Mardin sokakları, evleri, alışveriş merkezleri gerçekten cok farklı bir imaja sahip... bambaska bir kültür ile yetişmiş insanlar..sanki size kapı komsunuz gibi yakın davranıyor, evini açıyor, fotoğraf çektiriyor sizinle.. tatilinizin bir parcasi oluyor..
Harran Ovasında gezimize devam ediyoruz... yine Türkiye'nin nasıl bir kültüre sahip oldugunun farkında olmadıgını ve koruyamadıgını goruyoruz...
Geceyi Urfa'da geçirmeye gidiyoruz..Sıra gecesi ile değişik bir ritüel ile tanısıyoruz.. Her ne kadar cig kofteleri yiyememiş olsamda izlemek bile cok zevkliydi!Tabi patlıcan kebapları ve yediğimiz mezeleri saymıyorum..

Ertesi sabah erkenden Urfa çarsını gezmeye gittik.. Balıklı gölü gezdikten ve hikayeleri dinledikten sonra Urfa çarısından poşilerimizi, paşminalarımızı, isotcumuzdan Urfa isotu hikayesini dinledikten sonra orta kahvede mırramızı içerek dinlendik..














Atatürk Barajının bu görüntüsü karşısında hayrete düşmemek imkansız... Burada nehir kenarında enfes yemegimizi yedik...








Ve ta ta taaaaa.. Guliz Nemrut'ta!!!! Uzun bir yuruyus oldu, tipi yagdi, ayagim kaydi ama degdi!

Gaziantep'e vardığımızda gözümüzü kebap ile açık kebap ile kapadık! Çarsında gezik, İmam Çağdaş'ta yedik, Ermeni evlerinde "merengeç" kahvesi içtik...
Güneydoğunun en güzel şeylerinden biri çayı idi..





Bir de mor poşulu her aileye göre özel desenli kumaştan yapılan poşular dikkati çekiyordu..Ama tabi artık Gaziantep dogu olarak tanımlamıyor kendisini...










Antep'te mozaik müzesinde hızlıca bir tur attık... Çingeli kız en meşhur mozaikti...










ve Antakya...
En etkileyici şehirlerden biri.. Bu kadar çok dinin bir arada bulunmuş olması büyüleyici.. bir din tarihi burada yaziliyor... ne kadar kutsal bir yer.. tabi biz bakabildigimiz kadar yuceliyor buranin dunyadaki imajı...
Antakya mozaik muzesi superdi... Ama Antakya'yı 2-3 saate sıgdırmak imkansız.. en kısa zamanda tekrar gitmek istiyorum...
Adana'da noktalıyoruz gezimizi.. Adana Ulu Camii ve Hilton otelinin onundeki, Adana koprusunde... artık batıya geldigimizi hissediyoruz...


En çok icli kofte, baklava, katmer yiyemek koydu ama olsun! iyiki gitmisiz iyiki GAP'a gitmisiz.





No comments: